“2. Uluslararası Türk Kültürü Sempozyumu” Yapıldı

Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü tarafından “2. Uluslararası Türk Kültürü Sempozyumu” yapıldı,

Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü ev sahipliğinde Gazi Üniversitesi ile iş birliği ve TİKA, Yunus Emre Enstitüsü, Keçiören Belediye Başkanlığı katkılarıyla düzenlenen, “2. Uluslararası Türk Kültürü Sempozyumu” geniş bir katılım ile gerçekleştirildi.

07-08 Ekim 2024 tarihlerinde düzenlenen ve basında geniş yer alan sempozyumun ilk günü açılış gerçekleştirildi. Keçiören Belediyesi Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezinde yapılan programa, Keçiören Belediye Başkanı Dr. Mesut Özarslan,  Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Necdet Hayta, Belediye Başkanı Yardımcısı Atilla Zorlu ve Emircan Tunç, Keçiören Belediyesi bürokratları ile TKAE üyeleri, Özbekistan, Azerbaycan, Başkurdistan, Karakalpakistan, Macaristan, İsveç, Almanya, Batı Trakya ve Türkiye’ninçeşitli üniversitelerinden gelen bilim insanları ile Gazi Üniversitesi, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi öğretim üyeleri ve öğrencileri ile geniş bir dinleyici kitlesi katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başlayan programın açılış konuşmasını Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı ve Enstitü Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İsmet Çetinyaptı. Çetin açış konuşmasında, sempozyumun amaçlarını, Sovyetler Birliğinin dağılmasından sonra ilk birlik fikrinin hayata geçtiği 1993 Türk Kurultayı ve sonuçları ile kat edilen mesafeyi dile getirdi. Enstitü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü’nün kuruluşu, Alparslan Türkeş’in rolü, kuruluş amaçlarıyla faaliyetleri hakkında bilgi verdikten sonra sempozyumun sadece Türk kültür zenginliğini değil Türklerdeki ülkü ve duygu birliğinin de ifadesi olduğunu vurguladı.

Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Necdet Hayta konuşmasında, Türk kültür coğrafyası, Türk kültür coğrafyasının tarihî derinliklerinden söz ederek sempozyumunönemini vurguladı, bu alanda yapılacak çalışmalarda Gazi Üniversitesiyle işbirliğinin devam edeceğini ifade etti.

Sempozyuma ev sahipliği yapmaktan onur duyduklarını dile Keçiören Belediye Başkanı Dr. Mesut Özarslan, Türk toplumu ve Türk dünyasıyla ilgili yapılan çalışmalara destek vereceklerini belirterek Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü tarafından düzenlenen bu sempozyumun Keçiören’de yapılmasından duydukları memnuniyeti dile getirdi.  Türkiye’nin Türk dünyası içindeki önemini vurgulayan Dr. Özarslan, TKAE ile ortak çalışmaların yapılmasının devam etmesini arzu ettiklerini ifade etti.

Konuşmaların ardından Enstitü Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun tarafından Keçiören Belediye Başkanı Dr. Mesut Özarslan, Başkan Yardımcısı Atilla Zorlu ve Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Necdet Hayta’ya katkılarından dolayı teşekkürlerinin ifadesi olarak plaket takdim edildi.

Açış konuşmalarından sonra “Aksakallar Konuşuyor”   protokol oturumu yapıldı.  Oturumda; Prof. Dr. Ahmet Bican Ercilasun, Prof. Dr. Umay Türkeş Günay, Prof. Dr. Saim Sakaoğlu,  Prof. Dr. Reşat Genç,  Prof. Dr. Fikret Türkmen, Türklük bilim alanında yapılan çalışmaları ve tecrübelerini aktardılar.

Keçiören Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi ile Türk Kültürünü Araşrma Enstitüsü salonlarında yapılan oturumlar ile çevirimiçi oturumlarda; 10 ülkeden 101bilim insanı, 21 oturumda iki gün boyunca bildirilerini okudular.

Sempozyuma on dördü çağrılı konuşmacı olmak üzere Türkiye (67), KKTC (1), Azerbaycan (4), Macaristan (1), İsveç (1), Almanya (2), Başkurdistan (1), Karakalpakistan (2), Kazakistan (2), Kırgızistan (2),  Özbekistan (16) ve Afganistan (2)’dan 101 (yüzbir) bilim insanı katıldı.

Türk kültürü, Türk tarihi, Türk edebiyatı, Türk dili, Türk folkloru, Türk müziği, Türk mimarisi, gelenekler, inanç ve uygulamalar, şahsiyetler gibi birçok konuda sunulan bildirilerden sonra sempozyum, Değerlendirme oturumuyla son buldu. Değerlendirme oturumunda Prof. Dr. Mustafa Öner, Edit Tasnádi,  Prof. Dr. Gülnora Nurullaeva Uktamovna ve Prof. Dr. Pirali Aliyev,  sempozyumun genel değerlendirmesini yaptılar. Sempozyumun başarılı geçtiğini, beklentilerin üzerinde bir sonuç alındığı ortak düşüncelerini dile getiren değerlendiriciler, sempozyumun iki yılda bir özellikle de farklı Türk yurtlarında yapılmasını ve geleneksel hale gelmesinin şart olduğunu vurguladılar.